Vaftiz
“Kökeni Yahudiliğe dayanan vaftiz, kiliseye girebilmek, ayinlere katılabilmek için gerekli bir törendir. Yahudilikte Musa’nın kanunlarına göre dini faaliyetler için yıkanarak temizlenmek gerekir. İncil’de, vaftiz töreni sırasında yapılan işler hakkında bilgi verilmez. Vaftiz kuralları ve töreni hakkındaki ayrıntılı bilgiler, 4-5.yüzyılda kilise büyüklerinin öğretici konuşmalarından edinilmiştir” (Encyclopedia, 1990:133; aktaran Acara, 1998).
Vaftiz Hıristiyanlık cemaati için Yeni Ahit ile beraber çok önem kazanmıştır. “Cennet krallığına giriş ve yeniden doğuş için şart olduğuna inanılıyordu” (Yıldız, 2019, s. 20).
“Doğu Hıristiyan inancının on iki büyük bayramından biri olan “Vaftiz”, en bilinen anlamıyla günahlardan arınma bayramıdır. Doğu Kilisesi’ne göre vaftiz, ‘Epifany’ (τά ΈπιΦάνια), ‘Işıkların Bayramı’ (ta phota)dır. Batı kilisesinde ise ‘Theofany’, (ta theophania), ‘Tanrı’nın Görünmesi/ Kutsal Aydınlanma’ anlamına gelmektedir” (Türker, 2008, s. 232).
İsa’nın Vaftizi, Kanonik İncillerde Şöyle Anlatılmaktadır:
“O zaman Yahya tarafından vaftiz olunmak için İsa Galileden Erdene, Yahya’nın yanına geldi. Fakat Yahya: Ben senin tarafından vaftiz olunmağa muhtacım, sen bana mı geliyorsun? Diyerek önüne geçmek istiyordu. Fakat İsa cevap verip ona dedi: Şimdi bırak, çünkü her salahı böylece yerine getirmek bize gerektir. O zaman Yahya onu bıraktı. Ve İsa vaftiz olunup hemen sudan çıktı; ve işte, gökler açıldı, ve Allah’ın Ruhunun güvercin gibi inip üzerine geldiğini gördü; ve işte, göklerden bir ses dedi: Sevgili Oğlum budur, Ondan razıyım” (Matta, 3:13-17).
“O günlerde vaki oldu ki, İsa Galilenin Nasıra şehrinden gelip Erdende Yahya tarafından vaftiz olundu. Hemen sudan çıkarak, göklerin yarıldığını ve kendi üzerine Ruhun güvercin gibi indiğini gördü; ve göklerden: Sen benim sevgili Oğlumsun, senden razıyım, diye bir ses geldi” (Markos, 1:9-11).
“Ve vaki oldu ki, bütün halk vaftiz edilirken, İsa dahi vaftiz edilmiş olup dua ettiği zaman, gök açıldı, ve Ruhülkudüs, bedenleşmiş bir surette, güvercin gibi, onun üzerine indi, ve gökten: Sen benim sevgili Oğlumsun, senden razıyım, diye bir ses geldi” (Luka, 3:21-22).
“Ertesi gün, İsa’nın kendisine gelmekte olduğunu Yahya görüp dedi: İşte dünyanın günahını kaldıran Allah Kuzusu! Benden sonra bir adam geliyor ki, benden ileri oldu, çünkü benden önce idi, diye hakkında söylediğim adam budur. Ve ben onu bilmezdim, fakat kendisi İsrail’e bildirilsin diye, ben su ile vaftiz ederek geldim. Yahya şehadet edip dedi: Ruhun gökten güvercin gibi indiğini gördüm, ve onun üzerinde kaldı. Ben onu bilmezdim; fakat su ile vaftiz etmek için beni gönderen, bana kendisi dedi: Kimin üzerine ruhun inip kaldığını görürsen, Ruhülkudüsle vaftiz eden odur. Ben de görüp: Allah’ın oğlu budur, diye şehadet ettim” (Yuhanna, 1:29-34).
İsa’nın Vaftizi, Apokrif İncillerden Yalnızca Ebonitler İncili’nde Geçmektedir:
“ Ve pek çok anlattıktan sonra devam etti:
Halk vaftiz olunca İsa da geldi ve Yohanna’ya vaftiz ettirdi. Ve sudan nasıl çıktıysa, gök (birdenbire) açıldı ve bir güvercin suretinde aşağı inen ve ona duhul eden Kutsal Ruhu gördü. Ve gökten bir ses (çınladı) ve dedi; ‘Sen benim sevgili oğlumsun, sende huzur buldum.’ Ve devamla: ‘Bugün seni evlat edindim.’ Ve hemen o yeri büyük bir ışık aydınlattı. Yohanna bunu görünce, ona dedi: ‘Sen kimsin efendi?’ Ve devamla gökten ona bir ses geldi: ‘Bu benim sevgili oğlum, huzuru onun üzerine koydum.’ Ve Yohanna bunun üzerine onun önüne kapandı ve dedi: ‘Ben, sana rica ediyorum, beni vaftiz et!’ Fakat o bunu kabul etmedi, döndü ve dedi: ‘Bırak, öyle uygun görüldü ve her şey yerini bulacak.’” (Sarıkçıoğlu, 1998:4/12-13; aktaran Türker, 2008).
Ravenna Ortodoks (Neonian) Vaftizhanesi
Vaftizhane, 400 yılı civarında Ursus (Ursiana) tarafından yapılmıştır. İlk yapıldığında tonozlu bir mimariye sahip değildi. Daha sonra “Kubbe ve dış duvarların üst kesimi en az elli yıl sonra piskopos Neon zamanında yapılmıştır… Yapının iç süsleme ve döşemelerinin bir kısmı 400, bir kısmı 450 yılı dolaylarında yapılmıştır” (Grant, 2000,
s. 102).
Kubbe, 2.25 m. derinliğe, 12 metre genişliğe sahip ve sekizgen planlıdır. Kubbenin merkezinde, mozaik kullanılarak yapılan İsa’nın Vaftizi tasviri bulunmaktadır (Resim 1).
“Mozaik düzenlemesinde Galla Placidia Mozolesi’nden ilham alınmıştır” (Altınkılıç, 2018, s. 53). Kubbe içi sahneler mozaikle yapılmış ve şeritlerle ayrılmış üç kısımdan oluşmaktadır. En dış kısımda çok zarif mimari formlar, orta şeritte 12 havari ellerinde martirlik taçları tutarken ve kubbenin merkezinde İsa’nın vaftiz sahnesi görülmektedir.
İsa’nın vaftizi sahnesinde, Erden Nehri’nin suları, İsa’nın bel hizasına kadar gelmektedir. İsa tamamen çıplaktır ve vücudu, şeffaf nehir suyunda gözükmektedir. İsa’nın başında halesi bulunmakta ve gözleri bize bakmaktadır.
İsa’nın sol tarafında Vaftizci Yahya, sağ tarafında ise Erden Nehri’nin kişileşmiş hali yer almaktadır. Yahya, sol ayağını bir kayanın üzerine atmış halde ayakta durmaktadır. Sol omzunu ve bel kısmını örten kahverengi bir giysi giymiştir. Başında hale ile koyu renk saç, sakalla betimlenmiştir. Sağ eli, vaftizini gerçekleştirdiği İsa’nın başının üzerinde yer almaktadır. İsa ile Vaftizci Yahya arasında mücevherlerle süslenmiş haç bulunmaktadır.
“Ürdün tasviri de beline kadar nehrin içerisinde, beyaz saç-sakallı, elinde yeşil bir örtü ve dal tutarken görülür. Başının üstünde, İsa’nın sağ omuzuna daha yakın olacak şekilde ismi yazmaktadır” (Altınkılıç, 2018, s. 54). Yarı çıplak nehir tanrıları antik geleneklerin korunduğunu gösterir.
İsa’nın başının üzerinde, aşağıya doğru gelen ve kanatları açık olarak tasvir edilen beyaz güvercin, Kutsal Ruh’u temsil etmektedir. Vaftiz sahnesinin anlatıldığı bu madalyonun içerisindeki arka plan ise altın rengindedir.
Ayvalı Kilise’deki İsa’nın Vaftizi Resmi
Ayvalı kilise, kuzey-güney doğrultusunda, 4.50×4.25 m. boyutlarında, dikdörtgen planlı bir yapıdır. Birbirine eş boyut ve yükseklikte olan iki nef, doğu-batı doğrultusundadır. İki nef arasındaki bağlantı doğuda yer alan bir geçişle sağlanmaktadır. İsa’nın vaftizi tasviri de güney nefin güney duvarında yer almaktadır. Tasvir günümüzde zarar görmüş haldedir. “Vaftizci Yahya’nın vücudu ve sağ eli; İsa’nın ve meleğin dizleri tahrip olmuştur” (Türker, 2008, s. 118). Ayrıca tasvirin boya tabakasında dökülmeler vardır (Resim 2).
İsa’nın vaftizi tasvirini diğer sahnelerden ayırabilmek için üst ve alt kısma kırmızı-kahve şeritler çekilmiştir. Tasvirin merkezinde İsa, sağda Vaftizci Yahya ve solda melek yer almaktadır. İsa Erden Nehri’nde vaftiz olurken, “soldaki melek ise, vaftizin sona erişini beklemektedir” (Türker, 2008, s. 118). Kutsal ruhu temsil eden güvercin ise İsa’nın başının üzerinde tasvir edilmiştir (Resim 3).
İsa, vaftizi sırasında çıplaktır ve ellerini birleştirip kasık bölgesini kapatmaktadır. Ayakta ve başını öne eğerek Vaftizci Yahya’ya dönmüş haldedir. Saçı, sakalı kahverengi ve kırmızı şeritli halesi ile betimlenmiştir. Ayağında ise kahverengi sandalet bulunmaktadır.
Vaftizci Yahya ayakta ve İsa’ya doğru dönmüş haldedir. “Sağ eliyle İsa’yı takdis etmektedir ve sol elini İsa’ya doğru uzatmıştır” (Türker, 2008, s. 119). Sol ayağı, kiremit rengi kayanın üzerine basmakta ve diğer ayağının parmak uçlarında durmaktadır. Yahya’nın saçı ve sakalı ise koyu kahverengi olarak tasvir edilmiştir.
İsa’nın sağında, ona doğru bakan melek hafif eğilmiş haldedir (Resim 4). Ellerini pelerininin altından İsa’ya doğru uzatmıştır. Meleğin saçları kıvırcık ve kızıl-kahve olarak betimlenmiştir. Meleğin boyu, İsa ve Yahya’dan daha uzun yapılmıştır. Beyaz khiton giymiş olan meleğin kıyafeti kahverengi, kızıl-kahve ve gri çizgilerle gölgelendirilmiş, pelerinin kıvrımları ise kahverengi ve kızıl-kahve çizgilerle yapılmıştır.
İsa’nın başının üzerinde, inci dizelerinin arasında üçgen bir gökyüzü yer almaktadır. İçerisine, Kutsal Ruh’u simgeleyen beyaz güvercin, kanatları açık ve aşağıya doğru inerken tasvir edilmiştir. Güvercinin sol kanadı, inci dizelerinin oluşturduğu sınırdan taşmıştır. “Güvercinin tüyleri açık gri ve siyah çizgilerle; bir bacağı ve pençesi siyah boyayla resmedilmiştir” (Türker, 2008, s. 120).
“Vaftiz olayının temsil edildiği bu duvar resminde; sahnenin orta bölümündeki Şeria Irmağı, sahneyi dikine vaziyette üç ayrı parçaya bölmektedir” (Kaya, 2014, s. 75). Erden Nehri, akarsu gibi değil, ters u şeklinde bir kütle gibi tasvir edilmiştir. Beyaz ve açık gri kullanılarak yapılan nehir, İsa’nın omuzuna kadar kademeli bir şekilde yükselmektedir. Beyaz çizgilerle dalga oluşturmuş ve bu sayede nehre hareket kazandırmışlardır.
Resimdeki bütün figürler dörtte üç profilden tasvir edilmiştir. Kasları ve eklemleri kahverengi kontur kullanılarak belirtilmiş, ayrıca kolları ve kasları vücuda oranla daha büyük yapılmıştır.
Kappadokia Bölgesi’ndeki kiliseler, Erken Makedonya Hanedanlığı döneminde yaşanan siyasi ve askeri değişimlerden etkilenmiştir. “İmparatorluk, İkonoklast dönemin (726-843) ardından siyasi ve dini; Arap akınlarının başlamasıyla da askeri değişim içine girmiştir” (Türker, 2008, s. iii). Nikeforos Fokas, küçük ve sade ibadet mekanlarının yapılmasını söylemiş, büyük boyutlu ibadet mekanlarının yapımını yasaklamıştır. Bu değişimlerin etkisi Kappadokia bölgesine kadar uzanmış ve Ayvalı Kilise de bu değişimin etkisi altında kalan yapılardan biri olmuştur.
Ayvalı Kilise, “kitabesine göre İmparator VII. Konstantinos Porphyrogennetos (913-920/945-959) dönemine, 913-920 arasına tarihlenmektedir” (Barut, 2012, s. 81). Bu yıllarda yapılmasıyla, arkaik grup kiliseleri arasında yer almaktadır ve bunun bir özelliği olarak, içerisindeki tasvirlerin çoğu Yeni Ahit’ten alınmadır. Tasviri yapılan konularda kaynağa bağlı kalınmış, değişiklikler yapılmamıştır.
Ayrıca “Kapadokya Bölgesi, bu döneme tarihlenebilecek Bizans anıtsal tasvir sanatının nadir örneklerini barındırması açısından önemlidir” (Cormack 1983:381; aktaran Barut, 2012)
“Ayvalı Kilise’nin duvar resimleri, İkonoklasmus öncesi Suriye-Filistin eserlerinde görülen ikonografi özelliklerini, Başkent etkilerini ve Kappadokia Bölgesi’nin ‘yerel’ resim geleneklerini yansıtmaktadır” (Türker, 2008, s. iv). Bunların yanında, dönemin sanat üretim merkezlerinin etkisi ve Orta Bizans döneminin sanat anlayışı görülmektedir.
Ayvalı Kilise içinde yer alan bayram sahneleri, kronolojiye bağlı kalınarak ve detaylı bir şekilde tasvir edilmiştir. İsa’nın Vaftizi de bunlardan biridir. Sanatçının, tasvirlerdeki ışık/yıldız gibi ikonografik ögelerden kaynağa olduğu gibi bağlı kaldığını anlamaktayız. İsa, erken dönemlerde genç ve sakalsız tasvir edilirken, burada olduğu gibi 9. Yüzyıldan itibaren saçı ve sakalı uzun tasvir edilmeye başlanmıştır. Ayrıca bu dönemin bir özelliği olarak İsa’nın elleri ön kısımda birleşmiş haldedir.
“Yurt dışında bulunan Erken Bizans Dönemine ait örneklere kıyasla, Kapadokya Bölgesi’ndeki Orta Bizans Dönemi vaftiz sahnelerinin melek sayısında artış gözlemlenmiştir” (Kaya, 2014, s. 133). İsa’nın vaftizi sahnesinde üç melek yer almaktadır.
Elmalı Kilise’deki İsa’nın Vaftizi Resmi
Elmalı Kilise, doğu-batı doğrultusunda uzanan, apsisleri hariç 5.20×5.76 m. boyutlarında, kapalı Yunan haçı tipinde bir kilisedir. İsa’nın vaftizi tasviri de naosun batı duvar, güneybatı köşe mekanının üst kısmında yer almaktadır. İsa’nın yüzü ve elleri hariç geri kalanı sağlam olarak günümüze ulaşmıştır.
İsa, kırmızı kemerin merkezinde ve Erden Nehri’nin içinde tasvir edilmiştir (Resim 5). Sol tarafta Vaftizci Yahya ve sağ tarafta iki melek tasviri bulunmaktadır. “Kutsal Ruhu simgeleyen beyaz güvercin İsa’nın başının üstünde; Erden Nehrinin kişileştirmesi olan siyah figür ve sütun üzerinde haç betimlemesi nehrin içinde yer alır. Sahnede fon mavimsi gri, zemin zeytuni yeşildir” (Aykol, 2004, s. 67).
İsa, boynuna kadar suyun içinde, tamamen çıplak, iki eli yanda ve ayakta durur vaziyette tasvir edilmiştir. Dörtte üç profilden, hafif Yahya’ya dönük, başı aşağıya doğru eğilmiş ve uzun kızıl saçlı, sakallı olarak betimlenmiştir. İsa’nın kasları da detaylı bir şekilde betimlenmiştir. Başında halesi bulunmakta ve kırmızı haçı inci süslemelidir. Başının üzerindeki ışık huzmesi içinde Kutsal Ruh sembolü olan beyaz güvercin bulunmaktadır.
Vaftizci Yahya, ayakta durmakta ve sağ eli ile İsa’yı vaftiz ederken, diğer eli açık şekilde gökyüzüne bakmaktadır. “Koyu sarı khiton üzerine erguvani hymation giymiştir” (Aykol, 2004, s. 67). Yahya, dörtte üç profilden, uzun ve kızıl saçlı, sakallı, başında halesiyle genç biri olarak tasvir edilmiştir. Yahya, İsa’yı vaftiz edebilmek için tepenin üzerine çıkmış, sol ayağı ileriye adım atar halde tasvir edilmiştir.
İsa’nın sol tarafında, İsa’ya dönük şekilde yan yana iki melek figürü vardır (Resim 6). Beyaz renkte üzeri desenli khiton ve üzerinde kahverengi-sarı desenli hymation giysileri içinde tasvir edilmişlerdir. “İsa’ya doğru uzattıkları elleri hymation ile örtülüdür” (Aykol, 2004, s. 67). Meleklerin ayakları yere sağlam basar ve öndeki meleğin sağ ayağı ileri adım atmış şekilde tasvir edilmiştir. Öndeki meleğin kanatları aşağıya bakarken, arkadaki meleğin kanatları yukarı doğru bakmaktadır. Kanatları kızıl renkte, uçları ise beyaz olarak tasvir edilmiştir. Melekler dörtte üç profilden, kısa ve kahverengi saçlı, altın haleli ve genç insan olarak tasvir edilmişlerdir.
Erden Nehri, kırmızı üçgen bir çerçeve içinde yer almaktadır. Suyun yüzeyine yukarıdan aşağıya doğru beyaz şeritler çekilmiş, böylece sahne belirginleştirilmiştir.
İsa’nın sağ bacağının hizasında çıplak ve kırmızı olarak tasvir edilen Erden Nehri’nin kişileştirilmiş hali yer almaktadır (Resim 7). Sol dizinin üzerinde, başını kaldırmış İsa’ya bakmakta ve elindeki kırmızı borusunu üflemektedir. İsa’nın sol tarafında ise beyaz sütun üzerinde beyaz bir haç yer almaktadır.
Elmalı Kilise için kesin bir yapım tarihi konusunda uzlaşılamamıştır. “Yapı onuncu yüzyıl ile onaltıncı yüzyıl arasında hemen her döneme tarihlendirilmiştir. Sorun freskoların genelde değişik metodlarla değerlendirilmesinden kaynaklanır” (Ötüken, 1984, s. 144).
Yapıdaki resim programı geç dönem özellikleri taşısa da, bu yapının mimarisinde ve boyutunda, bani ve dönemin modası etkili olmuştur. Ayvalı Kilise için bahsettiğim birçok unsur burası içinde benzer şekilde geçerli fakat, 9. ve 10. yüzyıl özelliği olarak çıplak tasvir edilen İsa, kollarını bu kez önünde birleştirmemiş, iki yanda gövdesinden uzak tutmakta ve bir eliyle takdis işareti yapmaktadır. Ayrıca resim programının dağılımında kronolojiye de dikkat edilmemiştir.
Mimari, resim sanatının ihtiyaçlarına göre yönlendirilmiştir. “11. yüzyılda Bizans İmparatorluğunun siyasi ve kültürel alanda yaptığı atılım sonucunda resim sanatında bölgede dönemin başkent zevkine uygun eserler yapılmıştır. Bu dönemde bağış yapmayı seven zenginler tarafından, bölgeye Başkent İstanbul’dan yetenekli sanatçılar çağrılmıştır” (Tanburoğlu, 2001, s. 10).
Vaftiz sahnesinde eski geleneğin yanında yenilikler de yer almaktadır. “Bu örneklerde nehrin içinde anıtsal bir sütun üzerinde haç tasviri görülür. Sütun üzerindeki bu haç motifine Pavlus’un Romalılara mektubu kaynaklık eder” (Tanburoğlu, 2001, s. 135).
Kaynakça
Acara, M. (1998). Bizans Ortodoks kilisesinde Liturji ve Liturjik eserler. Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi, 15 (1), 183-201.
Aykol, S. (2014). Göreme Vadisinde Bulunan Elmalı Kilise ve Duvar Resimleri. Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Altınkılıç, E. (2018). Geç Roma ve Erken Ortaçağ’da Ravenna Kentindeki Hıristiyan Mimarisi ve Resim Sanatı. Yüksek Lisans Tezi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul.
Barut, F. (2012). Bizans Dönemi Kapadokya Kiliseleri Duvar Resimlerinde Koimesis (Meryem’in Uykusu) Tasvirleri. Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Grant, M. (2000). Roma’dan Bizans’a. İstanbul: Homer Kitabevi ve Yayıncılık Ltd. Şti.
Kaya, M. (2014). Kapadokya Bölgesindeki Vaftiz Konulu Duvar Resimleri. Yüksek Lisans Tezi, Erciyes Üniversitesi, Kayseri.
Ötüken, S. (1984). Kappadokya Bölgesindeki Kapalı Yunan Haçı Kiliselerde Resim Programı. Sanat Tarihi Dergisi, 3 (3), 143-173.
Tanburoğlu, N. (2001). Kappadokya Bölgesi Göreme Vadisinde Bulunan Karanlık Kilise Duvar Resimleri. Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Türker, A. (2008). Güllüdere Vadisi’nde Bulunan Ayvalı Kilise ve Resim Programı. Yüksek Lisans Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara.
Yıldız, M. (2019). Anadolu’da Bizans Dönemi Duvar Resimlerinde I. Constantinus ve Helena ile Beraber Gerçek Haç Betimlemeleri. Yüksek Lisans Tezi, Pamukkale Üniversitesi, Denizli.